Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu: “İman ve istikamet üzere yaşamayı öğütlemek Peygamberi bir üslupla mümkündür.”

Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu: “İman ve istikamet üzere yaşamayı öğütlemek

Peygamberi bir üslupla mümkündür.”

Bayburt İl Müftülüğü "Mevlid-i Nebi ile Camiler ve Din Görevlileri Haftası" etkinlikleri kapsamında "Peygamberimiz, iman ve istikamet" konulu konferans düzenlendi. Bayburt Belediyesi Çoruh Kültür Merkezinde düzenlenen konferansa Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu konuşmacı olarak katıldı.

Saygı duruşu, istiklal Marşı ve Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan program protokol konuşmaları ve Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu’nun “Peygamberimiz, iman ve istikamet” konulu konferansı ile devam etti.

Programda selamlama konuşması yapan Bayburt Valisi Mustafa Eldivan, “Alemlere Rahmet olarak gönderilen iki cihan güneşi Peygamber Efendimiz’in dünyayı teşriflerini idrak ettiğimiz Mevlid-i Nebi Haftasını yürekten tebrik ediyorum. Ne mutlu bizlere ki iman ve istikamet konusunda en güzel örnek olan bir Peygamberin ümmeti olarak dünyaya geldik. Bu kutlu zaman diliminde bir yanda gönüllerimiz rahmet ve bereket yağmuruyla şenlenirken, diğer yandan Onun ahlakı ve öğretilerine tüm dünyanın ne derece muhtaç olduğunu daha iyi anlıyoruz.” ifadelerini kaydetti.

Programın açılış konuşmasını yapan Bayburt İl Müftüsü Abdurrahman Şahin, “Peygamber Efendimiz’in doğumuyla şerefyab olduğumuz bu hafta da Diyanet İşleri Başkanlığımızın belirlediği “Peygamberimiz, İman ve İstikamet” temasıyla aydınlanacak, Peygamber Efendimiz’in sünnetine ittiba ederek istikamete ulaşacağız. Rabbim cümlemize Peygamber Efendimiz’in sünnetine uyarak istikamet üzere yaşamayı nasip eylesin. Mevlid-i Nebi Haftası ile Camiler ve Din Görevlileri Haftasını birlikte kutluyoruz. Bu vesileyle camilerimizi inşaa eden, ihya eden ve yaşatan hocalarımızın Camiler ve Din Görevlileri Haftasını tebrik ediyorum. Camilerimizi, Kur’an kurslarımızı inşaa ve ihya eden hayırseverlerimizden ahirete irtihal edenleri rahmetle anıyorum.” dedi.

Programda konuşan Bayburt Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci, “Adaletin, şefkatin ve merhametin olmadığı dünya, Peygamber Efendimizin gelişiyle yeni bir şekle, yeni bir düzene girmeye başladı. Kız çocuklarının toprağa gömüldüğü utanç vesilesi yapıldığı karanlık bir dönem, onun gelişiyle aydınlığa döndü. Kendisi Muhammedü'l-Emin olarak milyarlarca insanı bağrına basan bir anlayışı ortaya koydu.” dedi. Camiler ve Din Görevlileri Haftasını Kutlayan Pekmezci, “Bu vesileyle bizlere camilerimizde hizmet sunan bütün din görevlerimize çok teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.

Peygamberimiz, iman ve istikamet konulu konferansını vermek üzere kürsüye çıkan Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu, iman ve istikamet üzere yaşamanın Kur’an-ı Kerimi ve Peygamber Efendimiz’i çok iyi anlamakla mümkün olacağını vurguladı. Fuzûlî'nin Su Kasîdesi ile sözlerine başlayan Hacımüftüoğlu, Türk İslam Edebiyatında Peygamber Efendimiz’e verilen önemi dile getirdi.

–İslam Dini 1400 yıldır dünya gündeminde.

Hacımüftüoğlu, “1400 yıl önce dünyayı

teşrif eden Peygamber Efendimiz, gerek zihniyet gerekse sosyal hayat bakımından büyük bir inkılap yaparak cahiliye devrinin karanlığını Kur’an-ı Kerimin ışığıyla Asr-ı Saadete çevirdi. Kur’an-ı Kerimin “Müminler ancak kardeştirler” buyruğu ile insanlığı cehaletten ve asabiyetten kurtararak İslam kardeşliğine dayalı bir toplum oluşturdu. O günden sonrada İslam dini bir daha çıkmamak üzere tüm dünyanın gündemine oturdu. Çünkü İslam, Allah Katında takvadan başka üstünlük kabul etmiyordu. Bu durum öteden beri kendilerini her şeyin üzerinde gören kişilerin ve toplumların çok zoruna gitmişti ve bunu kabullenmek istemiyorlardı.” dedi.

Peygamber Efendimiz’i kabul etmeyen bir toplum medeni bir toplum olamaz.

Hacımüftüoğlu, konuşmalarını şöyle sürdürdü: “Şiirde ve edebiyatta büyük bir mesafe kaydeden cahiliye toplumu, söz mucizesi olan Kur’an-ı Kerim karşısında aciz kalmışlardı. Şiirde ve edebiyatta bu kadar ileri giden bir toplum, şirkin ve cehaletin zulmetiyle medeni bir toplum olamamıştı. Dünya, medeniyete Peygamber Efendimiz ile kavuştu. Onu tanıyan, Ona ittiba eden toplumlar gerçek medeniyete ulaştı.”

“Cahiliye döneminde utanç vesilesi sayılarak kız çocuklarını toprağa gömen bir toplumdan şimdi de geçim endişesi veya başka sebeplerden dolayı ana rahmindeki çocukların katledildiği bir dünyaya gelindi. Yani o dönemdeki yapılan bütün kötülüklerin aynısı bu dönemde de mevcuttur. Buda bize gösteriyor ki Kur'an-ı Kerim'in ilahi mesajlarına kulak vermeyen, Peygamber Efendimiz’i kabul etmeyen bir toplum hangi dönemde yaşarsa yaşasın o toplum cahiliye toplumu olmaktan kendisini kurtaramaz.” dedi.

Peygamber Efendimiz’in bütün hayatı istikamet üzereydi.

Peygamber Efendimiz’in İslamiyet’ten önceki hayatına da değinen Hacımüftüoğlu, “Peygamber Efendimiz’in çocukluk ve gençlik döneminden itibaren her türlü şirk ve günahtan uzak, istikamet üzere bir hayat yaşaması düşmanlarını dahi hayran bırakmıştı. O dönemdeki müşrikler dahi kendisini Muhammedü'l-Emin olarak isimlendirmişlerdi. İslamiyet’ten önceki hayatını da istikamet üzere sürdürdüğü için düşmanları bile Efendimizi eleştirecek bir durum bulamamışlardı.” ifadelerine yer verdi.

İman ve istikamet üzere yaşamayı öğütlemek, Peygamberi bir üslupla mümkündür.

Camiler ve Din Görevlileri Haftasını kutlayan Hacımüftüoğlu, “Peygamber Efendimiz “Âlimler, peygamberlerin varisleridir.” buyuruyor. Yine Efendimiz, “Size iki şey bırakıyorum. Onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız.” buyurarak, iman ve istikamet çizgisinde yaşamanın ancak ve ancak Kur’ an ve sünnet bütünlüğünde olacağını bildirmiştir. Bizlerde bu veraset görevini yerine getiren fertler olduğumuz için Kur'an ve sünneti çok iyi anlamak zorundayız. Özellikle Kur'an-ı Kerim'in tefsirini ve Peygamber Efendimizin hadisi şeriflerini orijinal kaynaklarından kendi diliyle okuyup anlayacak bir seviyeye gelmek için çok büyük çaba sarf etmeliyiz. Bizler, İrşat vazifesini yerine getiren kişiler olduğumuz için toplumun iman ve istikamet üzere bir hayat sürmesine vesile olacak sahih bilgiye sahip olmak ve onu insanlara ulaştırmakla mükellefiz.”

“Bizler irşat vazifesini yerine getirirken en büyük Rehberimiz Peygamber efendimizdir. Peygamber Efendimizin dil ve üslubu bizim için en güzel örnektir. Bizler irşat vazifesini yerine getirirken “Anlamıyorlar. Dinlemiyorlar.” diye kenara çekilmeyeceğiz. Tam aksine insanların Kur’an-ı ve Peygamberimizi daha iyi anlamaları için Kur’an ve sünnet ışığında güzel bir dil ve üslup geliştireceğiz. Zira insanlara iman ve istikamet üzere yaşamayı öğütlemek, Kur’an-i bir dil ve Peygamberi bir üslupla mümkündür.” diyerek konuşmalarını tamamladı.

Program sonunda 2022-2023 yıllarında emekli olan din görevlilerine plaket takdim edildi.

Programa Bayburt Valisi Sayın Mustafa Eldivan, İl Müftüsü Abdurrahman Şahin, Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci, Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mutlu Türkmen, Jandarma Komutanı Albay Dr.Talha Övet, Emniyet Müdür Yardımcısı Hakan Demirhan, İl Müftü Yardımcıları Abdullah Aksoy, Fatma Tuba Altın, Aydıntepe İlçe Müftüsü Mustafa Kabaoğlu, din görevlileri ve vatandaşlar katıldı